Yılbaşında Bir Mucize
Ocak ayının 31’i, yılbaşını kutladığımız gündü. Ben, küçük bir köyde yaşayan 12 yaşındaki bir kız çocuğuydum. Ailemle birlikte, köyün meydanında yapılacak yılbaşı kutlamalarına hazırlanıyorduk.
O gün, köyümüzde her zamankinden daha çok hareketlilik vardı. İnsanlar, evlerini süslemişler, yeni yıla girerken sevdiklerine hediyeler almışlardı. Ben de anneannemin bana hediye ettiği yeni yıllığını takmıştım.
Akşam olunca, köyümüzün meydanı ışıl ışıl olmuştu. İnsanlar, meydanda toplanmış, müzik eşliğinde dans ediyorlardı. Ben de ailemle birlikte dans ediyordum. Çok eğleniyordum.
Bir ara, meydanın ortasında bir sahne kurulduğunu fark ettim. Sahnede, bir grup müzisyen müzik çalıyordu. Müzisyenlerin çaldığı şarkıyı çok beğenmiştim.
Müzik bitince, sahneye bir adam çıktı. Adam, elinde bir mikrofonla konuşmaya başladı. Adam, bize yeni yılımızı kutladı ve bir hikaye anlatmaya başladı.
Adam, bize bir zamanlar, küçük bir köyde yaşayan bir çocuğun hikayesini anlattı. Çocuğun adı Mehmet’ti. Mehmet, yoksul bir ailenin çocuğuydu. Ailesi, ona yeni yıl hediyesi alacak kadar parası yoktu.
Mehmet, yeni yıla girerken çok üzgündü. Çünkü arkadaşlarının yeni yıl hediyeleri vardı, ama onun yoktu. Mehmet, yatak odasında oturup ağlamaya başladı.
O sırada, Mehmet’in odasının kapısı açıldı. Kapıda, elinde bir hediye paketi olan bir adam belirdi. Adam, Mehmet’e hediye paketini uzattı.
Mehmet, hediye paketini şaşkınlıkla aldı. Paketi açtı ve içinden bir oyuncak araba çıktı. Mehmet, çok sevinmişti. Hemen oyuncak arabayı aldı ve oynamaya başladı.
Adam, Mehmet’e gülümseyerek, “Yeni yılını kutlarım, Mehmet” dedi. Sonra da adam, Mehmet’in odasından çıkıp gitti.
Adamın kim olduğunu Mehmet bilmiyordu. Ama adamın ona hediye vermesinden çok mutlu olmuştu. Mehmet, yeni yıla girerken artık üzgün değildi.
Adamın hikayesini dinledikten sonra, ben de çok etkilenmiştim. Adamın Mehmet’e hediye vermesi, benim de çok hoşuma gitmişti.
Daha sonra, ailemle birlikte eve döndük. Anneannem bana, “Yılbaşında bir mucize oldu, değil mi?” dedi. Ben de anneanneme gülümseyerek, “Evet, anneanne” dedim.
O gece, yatağa yattığımda, adamın hikayesini düşündüm. Adamın Mehmet’e hediye vermesi, bana yeni bir umut vermişti. Ben de, o adam gibi, başkalarına yardım etmek istedim.
Ertesi gün, okula giderken yolda bir dilenci gördüm. Dilenci, aç ve susuz görünüyordu. Ben de cebimdeki parayı dilenciye verdim. Dilenci, bana teşekkür etti.
O gün, bir başkasına yardım etmek, bana çok iyi gelmişti. Ben de, bundan sonra başkalarına yardım etmeye devam edeceğimi düşündüm.
Sonuç
Yılbaşında bir mucizeyle karşılaştım. Bu mucize, bana başkalarına yardım etmenin önemini öğretti. Ben de, bundan sonra başkalarına yardım etmeye devam edeceğim.