Dünya’mızın yapısal özellikleri, çekirdekten dış kabuğa doğru birçok farklı katman ve madde içermektedir. En dış katman olan taş kabuk, yani yerküre olarak da bilinen küre, birçok farklı katmandan oluşur ve bu katmanların isimleri vardır. Bu katmanlar dıştan içe doğru şunlardır: hava, su, taş, ateş ve ağır küre.
Taş kabuk olarak da bilinen yerkürenin içinde yer alan katmanların isimleri ise şunlardır: litosfer, yer kabuğu ve yeryüzü. Yer kabuğu, farklı kayaçlardan oluşur ve üzeri toprakla kaplıdır. Yer kabuğunun kalınlığı dünya genelinde değişkendir. Örneğin, yüksek dağlık bölgelerde yer kabuğu oldukça kalındır, ancak okyanus çukurlarında incedir.
Yer kabuğu üzerindeki taşlar, doğada bir veya birden fazla mineralden oluşmuş kaya veya taş parçalarıdır. Kayaçlar, mermer, kireçtaşı, kömür, kum, çakıl, granit, altın ve elmas gibi birçok farklı taşı içerir ve bu kayaçların bazıları çok değerlidir. Kayaçlar içindeki mineraller de, kayaçların özelliklerini değiştirir ve bazı kayaçlar çok değerliyken, bazıları değersizdir.
Madenler, ekonomik değeri olan kaya, taş ve minerallerdir ve dünya genelinde çıkarılırlar. Altın, bakır, bor, gümüş, zümrüt, yakut, elmas, çinko ve kurşun gibi birçok maden, yer kabuğunu oluşturan kayaçlardan çıkarılır. Bu madenler, işlenerek mücevher, takı, inşaat, otomobil, uçak, askeri, tıbbi, uzay, sanayi, teknoloji, elektrik ve cam sektörleri gibi pek çok farklı alanda kullanılır.
Fosiller, milyonlarca yıl önce yaşamış bitki ve hayvan kalıntılarının taşlaşmış halidir. Diş, kemik ve kabuk gibi sert bölümler, fosiller olarak günümüze kadar gelebilir. Üstünde birikmiş kayaçların içinde oluşan fosiller, göl, bataklık ve denizlerde bulunurlar. Fosilleşme süreci rastlantısal olduğu için, fosiller, eski çağlarda yaşamış bitki ve hayvanlar hakkında bilgi verir. Bu nedenle, yer kabuğunun yapısını iyi bilmeli ve fosilleri öğrenmeliyiz.