En Komik Hikayeler Fıkralar

En Komik Hikayeler ve Fıkralar

Gülmek, hayatın en güzel şeylerinden biridir. Bir gülümseme, bir kahkaha, tüm gününüzü değiştirebilir. İşte sizi güldürecek en komik hikayeler ve fıkralar:

1. Adamın Biri

Bir adamın biri, bir gün ormanda yürürken bir ağacın altında oturmuş bir cüce görür. Cüce, adama yaklaşır ve “Merhaba,” der. “Ben bu ormanın cücesiyiyim. Sana bir dilek hakkı veriyorum.”

Adam çok sevinir ve “Teşekkür ederim,” der. “Dileğim, dünyanın en zengin adamı olmaktır.”

Cüce başını sallar ve “Dileğin kabul olsun,” der. “Ama bir şartım var. Dileğin gerçekleştikten sonra, bir daha asla gülmeyeceksin.”

Adam düşünür ve “Tamam,” der. “Kabul ediyorum.”

Cüce parmağını şıklatır ve adamın dileği gerçekleşir. Adam, dünyanın en zengin adamı olur. Ama bir daha asla gülmez.

Bir gün, adam bir partiye gider. Partide, herkes gülüp eğlenmektedir. Ama adam gülmez.

Birisi adama yaklaşır ve “Neden gülmüyorsun?” diye sorar.

Adam cevap verir: “Çünkü dünyanın en zengin adamıyım.”

Adamın cevabını duyan herkes kahkaha atmaya başlar. Ama adam gülmez.

Adam, partiden ayrılır ve evine gider. Yatağına uzanır ve düşünür. “Dünyanın en zengin adamıyım ama bir daha asla gülmeyeceğim. Bu ne işe yarar?”

Adam, ertesi gün cücenin yanına gider ve “Dileğimi geri almak istiyorum,” der. “Dünyanın en zengin adamı olmak istemiyorum. Sadece gülmek istiyorum.”

Cüce başını sallar ve “Dileğin kabul olsun,” der. “Ama bir şartım var. Dileğin gerçekleştikten sonra, bir daha asla ağlamayacaksın.”

Adam düşünür ve “Tamam,” der. “Kabul ediyorum.”

Cüce parmağını şıklatır ve adamın dileği gerçekleşir. Adam, bir daha asla ağlamaz.

Adam, çok mutlu olur. Her gün gülümser ve kahkaha atar. Ve bir daha asla ağlamaz.

2. Temel ile Dursun

Temel ile Dursun, bir gün ormanda yürürken bir ağacın altında oturmuş bir cüce görürler. Cüce, onlara yaklaşır ve “Merhaba,” der. “Ben bu ormanın cücesiyiyim. Size birer dilek hakkı veriyorum.”

Temel ve Dursun çok sevinirler ve “Teşekkür ederim,” derler.

Temel, “Dileğim, dünyanın en güçlü adamı olmaktır,” der.

Dursun, “Dileğim, dünyanın en zeki adamı olmaktır,” der.

Cüce başını sallar ve “Dilekleriniz kabul olsun,” der. “Ama bir şartım var. Dilekleriniz gerçekleştikten sonra, bir daha asla kavga etmeyeceksiniz.”

Temel ve Dursun düşünürler ve “Tamam,” derler. “Kabul ediyoruz.”

Cüce parmağını şıklatır ve Temel ile Dursun’un dilekleri gerçekleşir. Temel, dünyanın en güçlü adamı olur. Dursun, dünyanın en zeki adamı olur.

Ama Temel ile Dursun, bir daha asla kavga etmezler. Her zaman birbirlerine saygılı ve nazik davranırlar.

Bir gün, Temel ile Dursun bir partiye giderler. Partide, herkes kavga edip durmaktadır. Ama Temel ile Dursun kavga etmezler.

Birisi Temel’e yaklaşır ve “Neden kavga etmiyorsun?” diye sorar.

Temel cevap verir: “Çünkü dünyanın en güçlü adamıyım.”

Dursun’a yaklaşır ve “Neden kavga etmiyorsun?” diye sorar.

Dursun cevap verir: “Çünkü dünyanın en zeki adamıyım.”

Temel ile Dursun’un cevaplarını duyan herkes kahkaha atmaya başlar. Ama Temel ile Dursun gülmezler.

Temel ile Dursun, partiden ayrılırlar ve evlerine giderler. Yataklarına uzanırlar ve düşünürler. “Dünyanın en güçlü ve en zeki adamlarıyız ama bir daha asla kavga etmeyeceğiz. Bu ne işe yarar?”

Temel ile Dursun, ertesi gün cücenin yanına giderler ve “Dileklerimizi geri almak istiyoruz,” derler. “Dünyanın en güçlü ve en zeki adamları olmak istemiyoruz. Sadece kavga etmek istiyoruz.”

Cüce başını sallar ve “Dilekleriniz kabul olsun,” der. “Ama bir şartım var. Dilekleriniz gerçekleştikten sonra, bir daha asla barışmayacaksınız.”

Temel ile Dursun düşünürler ve “Tamam,” derler. “Kabul ediyoruz.”

Cüce parmağını şıklatır ve Temel ile Dursun’un dilekleri gerçekleşir. Temel ile Dursun, bir daha asla barışmazlar. Her zaman birbirlerine düşman olarak kalırlar.

3. Nasreddin Hoca

Nasreddin Hoca, bir gün eşeğine binmiş, yolda gidiyormuş. Bir köprünün üzerinden geçerken, eşeği tökezlemiş ve Hoca yere düşmüş.

Hoca, ayağa kalkmış ve eşeğine dönerek, “Sen de mi beni sevmiyorsun?” demiş.

Eşek, Hoca’ya bakmış ve “Sen de mi beni sevmiyorsun?” demiş.

Hoca, şaşırmış ve “Ben seni seviyorum,” demiş.

Eşek, “Öyleyse neden beni dövüyorsun?” demiş.

Hoca, “Seni dövmem,” demiş. “Ben sadece seni eğitiyorum.”

Eşek, “Eğitim böyle mi olur?” demiş. “Beni dövmek eğitim mi?”

Hoca, “Evet,” demiş. “Ben seni dövüyorum ki, daha iyi bir eşek olasın.”

Eşek, “Daha iyi bir eşek olmak için dövülmek mi gerekiyor?” demiş.

Hoca, “Evet,” demiş. “Ben seni dövüyorum ki, daha iyi bir eşek olasın ve beni daha iyi taşıyasın.”

Eşek, “Anladım,” demiş. “Ama yine de dövülmek istemiyorum.”

Hoca, “Öyleyse daha iyi bir eşek ol,” demiş.

Eşek, “Tamam,” demiş. “Daha iyi bir eşek olacağım.”

Hoca, eşeğine binmiş ve yoluna devam etmiş. Eşek, Hoca’yı daha iyi taşımaya başlamış.

Hoca, çok mutlu olmuş ve eşeğine dönerek, “Sen gerçekten de daha iyi bir eşek oldun,” demiş.

Eşek, “Teşekkür ederim,” demiş. “Ben de daha iyi bir eşek olduğum için mutluyum.”

Faydalı Siteler ve Dosyalar


Yayımlandı

kategorisi