Orhun Yazıtları, Türk tarihi için oldukça önemli bir yere sahip olan ve Türk alfabesinin en eski örneklerini içeren yazıtlardır. Bu yazıtların keşfi ise Türk tarihinin araştırılması açısından oldukça önemli bir gelişmedir. Orhun Yazıtları’nın keşfi, Türk tarihinin araştırılmasında büyük bir rol oynayan, Macar asıllı Türkolog Vilhelm Thomsen tarafından gerçekleştirilmiştir.
Vilhelm Thomsen, 1869 yılında Danimarka Kopenhag Üniversitesi’nde Türkoloji profesörü olarak görev yaparken, Orhun Nehri’nin kıyısında, bugünkü Moğolistan sınırları içinde, Göktürklerin egemen olduğu döneme ait yazıtların bulunduğunu öğrendi. 1889 yılında, Vilhelm Thomsen, Orhun Yazıtları’nı incelemek ve Türk tarihine ışık tutmak amacıyla bölgeye seyahat etti. Bu seyahat sırasında, Orhun Yazıtları’nın yerini tespit etti ve yazıtları keşfetti.
Orhun Yazıtları, 732 yılında İpek Yolu güzergahında Göktürk Kağanlığı döneminde, Türk tarihinde önemli bir yere sahip olan Bilge Kağan tarafından yaptırılmıştır. Bilge Kağan’ın iki oğlu için yaptırdığı yazıtlar, bugünkü Moğolistan’ın batısındaki Orhun Vadisi’nde yer almaktadır. Orhun Yazıtları, Türk tarihindeki kültürel, siyasi ve sosyal hayata dair birçok bilgi içermektedir. Yazıtların içeriği, Göktürklerin siyasi yapısını, toplumsal yaşamını, dini inançlarını, törelerini ve günlük yaşantılarını yansıtmaktadır.
Orhun Yazıtları, üç farklı bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde, Göktürklerin atası olan Bumin Kağan’ın yaşamı anlatılmaktadır. İkinci bölümde, Bilge Kağan’ın başarılı siyasi ve askeri kariyeri anlatılmaktadır. Üçüncü ve son bölümde ise, Bilge Kağan’ın kardeşi Kül Tigin’in başarılı siyasi ve askeri kariyeri anlatılmaktadır. Orhun Yazıtları, Türk tarihi için önemli bir kaynak oluşturmakla birlikte, Türk kültürü ve dilinin de gelişimine büyük katkı sağlamıştır.
Sonuç olarak, Orhun Yazıtları, Türk tarihinde önemli bir yer tutan ve Türklerin köklerini araştırmak isteyenler için büyük bir kaynak niteliğindedir. Orhun Yazıtları’nın keşfi, Türk kültürü ve tarihinin araştırılmasında büyük bir rol oynamıştır. Yazıtların keşfiyle birlikte, Türk tarihinin en eski dönemlerine ait birçok bilgi gün yüzüne çıkmıştır. Ayrıca, yazıtların keşfi, Türk dili ve alfabe araştırmaları açısından da önemli bir adım olmuştur.
Orhun Yazıtları, 1893 yılında Thomsen’in yazdığı “The Inscriptions of the Orkhon Valley” adlı eserle dünya genelinde tanınmış ve Türk tarihi ve kültürüne ilgi duyan birçok araştırmacı tarafından incelenmiştir. Günümüzde, Orhun Yazıtları, Türk tarihinin en önemli belgeleri arasında yer almaktadır.
Orhun Yazıtları’nın keşfi, Türk tarihine ışık tutan önemli bir olay olmakla birlikte, yazıtların korunması ve korunması için de büyük bir önem taşımaktadır. Orhun Yazıtları, zaman içinde hasar görmüş ve tahrip edilmiştir. Bunun üzerine, Türk hükümeti, yazıtların korunması ve restore edilmesi için çeşitli projeler başlatmıştır.
Sonuç olarak, Orhun Yazıtları’nın keşfi, Türk tarihi ve kültürü açısından önemli bir gelişmedir. Vilhelm Thomsen’in yazıtları keşfetmesi, Türk tarihi ve kültürü hakkında birçok bilgi sağlamıştır. Yazıtların incelenmesi, Türk dilinin ve alfabe sisteminin araştırılması açısından da önemli bir adım olmuştur. Orhun Yazıtları, günümüzde Türk kültürü ve tarihi üzerine yapılan çalışmaların önemli bir kaynağıdır ve Türk hükümeti tarafından korunması ve restore edilmesi için çaba sarf edilmektedir.