Türkiye’de İlk Kimlik Ne Zaman Verildi?
Türkiye’de ilk kimlik, Osmanlı Devleti döneminde 1881 yılında yürürlüğe giren Sicil-i Nüfus Nizamnamesi ile verildi. Bu nizamname ile tüm Osmanlı vatandaşlarının nüfus kayıtları tutulmaya başlandı ve bu kayıtlara göre nüfus cüzdanları düzenlendi.
İlk nüfus cüzdanları, 32 sayfadan oluşan defter biçimindeydi. Cüzdanların ilk sayfasında, kişinin adı, soyadı, doğum yeri ve tarihi, din ve mezhebi, cinsiyeti, baba adı, anne adı, eşinin adı, çocukları, ikamet adresi gibi bilgiler yer alıyordu. Cüzdanların diğer sayfalarında ise kişinin askerlik durumu, varsa mahkeme kararları ve diğer önemli bilgiler kaydediliyordu.
Nüfus cüzdanları, Osmanlı Devleti dönemindeki tüm resmi işlemlerde kullanılıyordu. Kişilerin kimliklerinin tespiti, askerlik hizmeti, seyahat, eğitim, iş gibi konularda nüfus cüzdanları gerekliydi.
Cumhuriyet döneminde de nüfus cüzdanları kullanılmaya devam etti. 1927 yılında yapılan ilk nüfus sayımı ile birlikte nüfus cüzdanlarının içeriği ve şeklinde bazı değişiklikler yapıldı. Cüzdanların boyutu küçültüldü, sayfa sayısı azaltıldı ve harflendirme sistemi değiştirildi. Cüzdanların ilk sayfasında artık kişinin fotoğrafı da yer alıyordu.
1976 yılında çıkarılan Nüfus Cüzdanı Kanunu ile birlikte nüfus cüzdanlarının içeriği ve şeklinde bir kez daha değişiklik yapıldı. Cüzdanların boyutu ve sayfa sayısı tekrar değiştirildi. Cüzdanlarda artık kişinin kan grubu ve askerlik durumu gibi bilgiler de yer alıyordu.
2017 yılında çıkarılan Kimlik Kartı Kanunu ile birlikte nüfus cüzdanları, kimlik kartları ile değiştirildi. Kimlik kartları, nüfus cüzdanlarından daha küçük ve daha kullanışlı bir tasarıma sahipti. Kimlik kartlarında kişinin fotoğrafı, adı, soyadı, doğum yeri ve tarihi, cinsiyeti, T.C. kimlik numarası, kan grubu, askerlik durumu ve biyometrik verileri yer alıyordu.
Türkiye’de Kimlik Kartlarının Tarihsel Gelişimi
- 1881-1927: Osmanlı Devleti döneminde kullanılan nüfus cüzdanları, 32 sayfadan oluşan defter biçimindeydi. Cüzdanlarda kişinin adı, soyadı, doğum yeri ve tarihi, din ve mezhebi, cinsiyeti, baba adı, anne adı, eşinin adı, çocukları, ikamet adresi gibi bilgiler yer alıyordu.
- 1927-1976: Cumhuriyet döneminde ilk olarak 1927 yılında yapılan nüfus sayımı ile birlikte nüfus cüzdanlarının içeriği ve şeklinde bazı değişiklikler yapıldı. Cüzdanların boyutu küçültüldü, sayfa sayısı azaltıldı ve harflendirme sistemi değiştirildi. Cüzdanların ilk sayfasında artık kişinin fotoğrafı da yer alıyordu.
- 1976-2017: 1976 yılında çıkarılan Nüfus Cüzdanı Kanunu ile birlikte nüfus cüzdanlarının içeriği ve şeklinde bir kez daha değişiklik yapıldı. Cüzdanların boyutu ve sayfa sayısı tekrar değiştirildi. Cüzdanlarda artık kişinin kan grubu ve askerlik durumu gibi bilgiler de yer alıyordu.
- 2017-günümüz: 2017 yılında çıkarılan Kimlik Kartı Kanunu ile birlikte nüfus cüzdanları, kimlik kartları ile değiştirildi. Kimlik kartları, nüfus cüzdanlarından daha küçük ve daha kullanışlı bir tasarıma sahipti. Kimlik kartlarında kişinin fotoğrafı, adı, soyadı, doğum yeri ve tarihi, cinsiyeti, T.C. kimlik numarası, kan grubu, askerlik durumu ve biyometrik verileri yer alıyordu.
Türkiye’de Kimlik Kartlarının Önemi
Kimlik kartları, kişilerin kimliklerinin tespiti ve korunması açısından önemli bir işleve sahiptir. Kimlik kartları, kişilerin resmi işlemlerde kimliklerinin ispatlanmasına yardımcı olur. Ayrıca, kimlik kartları, kişilerin güvenliklerinin korunması açısından da önemli bir rol oynar.
Kimlik kartları, kişilerin seyahatlerinde de gereklidir. Türkiye’den yurt dışına çıkmak isteyen kişilerin, geçerli bir kimlik kartına sahip olmaları gerekir.
Kimlik kartları, günümüzde giderek daha fazla yaygınlaşmaktadır. Türkiye’de de kimlik kartlarının kullanımı giderek artmaktadır.
Türkiye’de Kimlik Kartlarının Geleceği
Kimlik kartları, günümüzde giderek daha gelişmiş özellikler kazanmaktadır. Biyometri, kimlik kart