Yazılarınızda Yapay Zeka Gibi Görünmekten Kaçınmanın Yolları

Yazılarınızı oluştururken yapay zekadan yararlanıp yararlanmamak tamamen sizin tercihinize kalmış. Ancak, insan tarafından yazılan bir çalışmanızın yapay zeka içeriği olarak işaretlenmesi, özellikle her kelimeyi kendiniz yazdığınızda oldukça sinir bozucu olabilir.

Bir akademik düzeltmen ve eski İngilizce öğretmeni olarak, yazılarınızı yapay zeka botu gibi görünmeden yazmanız için uygulayabileceğiniz çeşitli yöntemlere aşinayım. İşte en iyi ipuçlarımdan bazıları.

Yapay Zeka Tespiti Nasıl Çalışır?

Yapay zeka tespit araçları, yazının bir insan bilinç akışından çıkmadığını düşündüren kalıpları arar. Bunu yapmak için, kullanım, dilbilgisi, stil ve ton gibi özelliklere göre metni sınıflandıran sınıflandırıcılar, her kelimenin diğerleriyle nasıl ilişkili olduğunu belirleyen gömme işlemleri, metnin rastgeleliğini değerlendiren karmaşıklık ölçüleri ve cümle yapılarını ve uzunluklarını inceleyen patlama ölçümleri uygularlar.

Bu alanlarda küçük değişiklikler yapmak, yazılarınızın yapay zeka tespit yazılımları tarafından insan dışı olarak işaretlenmemesini sağlamaya yardımcı olur.

Tekrarlanan Kalıplardan Kaçının

Belirli durumlarda tekrarlanan kalıplar faydalı olabilir, örneğin vurgu yapmak için. Ancak, kelime dizilimlerinizi değiştirmek, yazınızın daha insana özgü görünmesini sağlar.

Bunu yapmanın bir yolu, cümlelerinize farklı kelimelerle başlamaktır. Örneğin, sürekli olarak ‘The’ kelimesiyle başlarsanız, bir sonraki kelimenin bir isim veya sıfat olma olasılığı yüksektir ve bu, cümlenizin geri kalanının nasıl yapılandırılacağını büyük ölçüde belirler. Bunun yerine, bazı cümlelere fiiller veya sıfatlarla başlayın.

Eş Anlamlılar Kullanın

Aklınıza gelen ilk kelimeyi kullanırsanız, muhtemelen birçok insanın da aynı kelimeyi daha önce kullandığını göreceksiniz. Bu durum, yapay zeka tespit yazılımının bu kelimenin diğer kelimelerle ilişkisini tanıma olasılığını artırır.

Yazar Susie Dent’e göre, bir yetişkin İngilizce konuşanın ortalama aktif kelime dağarcığı 20.000 kelime civarındadır, ancak alternatif kelimeler kullanmayı gerçekten düşündüğümüzde bu sayı 40.000’e çıkar. Bu da demek oluyor ki, alternatif bir kelime düşünmek için bir an duraklarsanız, sahte pozitiften kaçınma şansınızı ikiye katlayabilirsiniz.

Cümle Uzunluklarını ve Yapılarını Değiştirin

Yapay zeka tarafından üretilen içerikler genellikle benzer uzunluk ve yapıda cümleler içerir. Cümlelerinizi farklı uzunluklarda ve yapılarda yeniden düzenlemek, sadece sahte pozitiflerden kaçınmanıza yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda yazınızı daha ilgi çekici hale getirir.

Kişisel Anılara Yer Verin

Yapay zeka yazım araçları, çıktıları oluşturmak için büyük dil modellerini (LLM) kullanır. LLM’ler, dilin nasıl çalıştığını “öğrenmek” için kitaplar, web siteleri, makaleler, dergiler ve diğer veri setleri gibi büyük veri kümeleri üzerinde eğitilir. Bu nedenle, yazınıza anekdotlar, kişisel deneyimler veya bireysel dil eklemek, yazınıza yapay zekanın zorlanacağı bir kişisel dokunuş katar, bu da tespit yazılımının içeriğinizi yapay olarak üretilmiş olarak işaretleme olasılığını azaltır.

Kısaltmalar Kullanın

Bazı kelimelerinizi apostroflarla kısaltmak—örneğin “she is” yerine “she’s” kullanmak—yazınıza daha konuşma tarzı bir ton katar ve bu da yazınızın daha az robotik okunmasını sağlar.

Yazı stilinizi insana özgü hale getirmek için yapabileceğiniz küçük değişikliklerin yanı sıra, başka adımlar da atabilirsiniz. Örneğin, çalışmalarınızın erken taslaklarını paylaşmak, kaynaklarınızı kaydetmek, çalışma sürecinizi ekran kaydına almak ve sürüm geçmişini izleyen araçlar kullanmak, özgünlüğünüzü destekler ve çalışmanızın size ait olmadığını iddia edenlere karşı koymanıza yardımcı olur.


Yayımlandı

kategorisi